16 Eylül 2008 Salı

These Are The CHAMPIONS


Yazın başından beri hep önümüzdeki 2 günün hayali ile yaşadım.Ankara da oturan biri olarak Ali Sami Yen de çalacak olan mükemmel şampiyonlar ligi müziğini tribünlerden belki de ilk ve son kez dinleyebilmek için son şansımdı.Olmadı; çok üzüldüm, çok sinirlendim.Telafiyi dağbaşındaki (Olimpiyat Stadı) Bordouex maçına gitmiş olmakda buldum.Keşke şimdi İstanbul da olabilseydim neler vermezdim ki...

Başlığı ise incelediğim, dikkatimi çeken bir olaydan dolayı attım.Hepimiz biliyoruz dünyanın en büyük liginin adı Şampiyonlar Ligi ama şampiyonlar nerde.İlk olarak Galatasarayım yok . Sonra bi sayalım şu Şampiyonlar Liginde olan Şampiyonları diyorum; CFR(Romanya), İnternazionale(İtalya), Anorthosis(GKRK) adını bile yazmak içimden gelmiyor, PSV(Hollanda), Manchester United(İngiltere), Celtic(İskoçya), AAB(Danimarka), Bayern Münih(Almanya), Lyon(Fransa), Porto(Portekiz), Shaktar Donetsk(Ukrayna), Zenit(Rusya), Real Madrid(İspanya), BATE Borisov(Beyaz Rusya) tam tamına 14 Şampiyon.
Peki ya geri kalan 18 yani büyük çoğunluk. Tamam 2000 li yılların başında dünya futbol endüstrisi düşünülerek yok G7 yok G14 falan derken alındı o takımlarda ama o zamanlar UEFA Kupası bu kadar kaliteli ve heyecanlı değildi. Derim ki yaklaşık 4 yıldır Şampiyonlar Ligini eskisi kadar büyük bir zevkle izleyemiyorum. Nedenim basit; aç Fox Tv yi izle Chelsea -Manchester finalini onlar hersene kendi liglerinde zaten 2 tane final gibi maç oynuyorlar ve bu 3. finalin tadı ağızda biraz pas bırakıyor. 2000 den beri bu benim için böyle Valencia-Madrid finali de aynı taddaydı. Hele hele son 4 e 3 tane aynı ülke takımı kalmıyor mu çıldır o zaman.
Kısacası UEFA Kupasının tadının heyecanının ve ekonomisinin tavan yaptığı bu senelerde sadece Şampiyonları barındıracak bir ŞAMPİYONLAR LİGİ ve finansal olarak büyümüş İngiliz ,İtalyan,İspanyol takımların katılımıyla oynanacak olan UEFA Kupası daha zevkli olmaz mı? Ben Platini geldi eleli işte bu atağı bekliyorum...

Hiç yorum yok: