27 Eylül 2010 Pazartesi

6. Hafta Sonunda Süper Lig

Bayaa bir süre oldu futbol yazmayalı, haber,dedikodu verip görüşlerimi belirtmeyeli. Yavaş yavaşta niye yazmıyorsun niye bizi rahatsız etmiyorsun diye tepkiler almaya başladım. Niye yazmadığımı açıklayayım ilk olarak; birinci neden yaz boyu tatilde olmam, internet erişimimin olmaması ve bu tatilden 12 eylül itibariyle dönmem, bu aradaki 2 haftada da iş, güç, arkadaşlar derken pek ilgilenemedim. 2. ve asıl neden ise Türk futbolunun ve Galatasaray'ın hiç mi hiç iç açıcı olmamasıydı. Ne izlediğim maçlardan zevk alıyorum bu sene ne de maç izlemek istiyorum. 6. hafta oldu hangi Galatasaray maçına 90 dakika dayanadın deseniz verecek cevap bulamam. Bunun yanısıra FB'nin 2 avrupa elemesinden çat çat elenmesi de şevkimi kırdı açıkçası. BJK'nin kendini bilen futbolu ve Bursa'nın Şampiyonlar Ligindeki ilk ANADOLU takımı olması nedeniyle maçları izlenir hale getirmesi bile benim yazı yazma isteğimi getiremedi.
Şu anda hem artık birşeyler karalayayım 6. hafta oldu takımlar hakkında az uz bir fikrim oldu, hem arkadaşlardan gelen yaz bişeyler yorumları hem de GS'ın dünkü gaza getiren futbolu bu sezonun ilk yazısını yazmama neden oluyor.
GS dedik onlarla başlayayım. İzlemek istemiyorum, izlemeyeceğim ve ligi 4. yada 5. bitirirlerse sevineceğim. Bu cümlemi unutmayın. 4 maç üstüste kazandık diye herşeyin yolunda olduğunu sanan arkadaşlara uyarım olsun. Avrupadaki 4 maç ve ligdeki 6 maç toplamda 10 maç yapmış bir takım bu kadar mı takım olgusundan, yardımlaşmadan uzak olur. Bunun da tek bir nedeni var gibi antrenman temposu, Merak ediyorum kaç km. koşuyor kaç mekik falan çekiyorlar. Kısacası GS sezon başında iyi çalışmamış, transferler Cana ve Mislimoviç 2. kalite Insua ve Pino 3. sınıf oyuncu, beleş gelen Türklerden biri bile 11 de değil dersek herşey ortaya çıkar. GS'ın UEFA kriterleri için para biriktirme, oyuncu satma ve ucuz transfer politikası ve Rijkaard'ın bu kumaştan iyi bir takım elbise yapamaması sonucu GS bu sezonu da boşta geçirecektir.
Ezeli rakip ebedi dostlara gelecek olursak. FB Galatasaray'dan beter bir durumda eğer Aykut Kocaman bu takım Şubattan sonra deli gibi koşssun diye manyakça bir kondisyon yükleme yapmadıysa ki bence yapmadı FB'de Avrupa hüznü sonrası ligde de 6.lık 7.lik arasında gidip gelecektir. Tabi ki önce Aykut Kocaman gidecektir.Selçuktan DC yapmaya çalışan bir Aykut'da gitsin artık!!!
BJK'de ise işler tam tersi. GS ve FB için çizdiğim kara tablo tamamen değişiyor. CSKA ve Antalya karşısında son dakika golleriyle alınan galibiyetler BJK'de moralleri tavan yaptırmıştır heralde. Quaresma, Ernst, Bobo, Guti formda iken askerlerinde katkısıyla BJK şampiyonluğu kovalayacaktır. Fakat bu sezon onlardan beklenen Avrupada başarı gelecek midir? Hepberaber göreceğiz, ben o kulvarda da şansını yüksek görüyorum Karakartalın.
Bursa,Trabzon ve Kayseri. 3 üde lige iyi başladı. Fakat TS yönetimin karışması sonrası dağıldı ve 2 maçtır iyi değiller. Şota'nın Kayserisi ise ilk 5 de olacak gibi duruyor sezon sonunda. BURSA içinse tek cümle kurayım; Şampiyonluğun en büyük adayılar. 6 maçta sadece 1 gol yediklerini hatırlatalım.
Eskişehirspor'da ise RIZA ÇALIMBAY dönemi sona erdi. Hakan Kutlu 'nun Manisa'dan ayrılmasından sonra 2. teknik direktör ayrılığıydı bu sezon ki. Rıza Hocanın ESES'e getirdiği hava bu sezon da devam eder diye düşünürken 6 maçta alınan sadece 2 beraberlik hocanın biletini kesti. ESES inşallah doğru teknik adamı bulur ve sezon başı hedeflerine doğru yürüyebilir.
İşte 6. hafta sonunda aklımdan geçenler, zihnimde kalanlar ve ligin devamı için simdilik görüntü budur benim oturduğum yerden. Daha çok erken olduğunu unutmadan ligin kailtesini yükseltmek için önce saha zeminlerini sonra da yayın kalitesini arttırmamız gerektiğini hatırlatarak bitirelim...

Hiç yorum yok: