17 Şubat 2010 Çarşamba

Saygı Duyarım #25


"... - kırkbeş gündür bekleyen tekel işçilerine, biz biraz daha düşünelim bir hafta sonra gelin konuşalım demek nasıl bir tavırdır?

abi sen satıyorsun. neyi satıyorsun? tekel'i satıyorsun, telekom'u satıyorsun. yakında demiryollarını da satacaklar. itfaiye'yi satıyorlar. kamuya ait olan her şeyi satıyorlar. sonra kemal unakıtan diyor ki 'amma komünistmişiz yahu, sattık sattık bitiremedik'diyor. bu halkın malını satıyorlar yahu. milletin malı bu. başbakan diyor ki, 'yetimin hakkını yedirmem' yediriyorlar işte. kaça sattılar tekel'i acaba ve o sattıkları kişi amerikalılara kaça sattı acaba? çok acı bir şey ama. tekel'in sadece arazisi ve elindeki stok ne biçim bir değerdir? şu an insanlar bağlarını söküyor biliyor musun? tekirdağ'da, mürefte'de bağlarını söküyor insanlar. büyük şirketler karşısında, küçüklerin şarap yapmak hakkı bile yok. bir köylünün şarap yapma hakkı kalmıyor elinde. büyük holdingler çalışacak, büyük alışveriş merkezleri oluşacak. bir kasabanın hayatı küçük esnaftır. küçük esnaf olmazsa orası şehir değildir. roma'ya gittiğin vakit orada küçük esnaf heryerdedir. peynircisi, şarapçısı, balıkçısı..bir tane alışveriş merkezi bulmak için şehrin kilometrelerce dışına çıkman gerekir.

- bunlar nasıl sözler abi? yoksa siz hâlâ komünist misiniz?

başka bir yol var mı yani? başka bir düşünce, başka bir hissiyat, başka bir felsefe var mı? dünyayı bir bahçe haline getirebilecek, insanoğlunun insanca yaşamasını, köleliğin kalkmasını, ırkçılığın kalmamasını öneren bir yol var mı? bir hayal dünyasında yaşıyorum belki ama ona inanıyorum.bir gün gerçekleşecek...."

Not; Vatan Gazetesinin 08.02.2010 günü yayınladığı Tuncel Kurtiz röportajının bir kısmının Eksisözlük yazarı Saryade'den copy paste yapılmıştır.

Hiç yorum yok: