9 Temmuz 2010 Cuma

Kosovalı


Yaklaşık 20 gün oldu bloglan ilgilenmeyeli. Önce İstanbul sonra Alanya ve en son dün girdiğim tek ders sınavı yüzünden epey boşladım. Gel gör ki sezon açılışını memleketlimle yapacakmışım.
LORİK CANA Kosova Priştina doğumlu Arnavut. Orta sahada savunmaya yönelik hırısyla, pozisyon kapamasıyla ve en önemlisi LİDERLİĞİYLE ön plana çıkan bir yıldız. Marsilya'da ve Sunderland'de kaptanlık pazu bandını taktığını söylersek bu iddaamızı kanıtlamış oluruz heralde. Bizde de 2. kaptanlığı alıp Kewell gibi kendini kısa sürede benimsetebilir. Cana'nın Sunderland öncesi Arsenal için anıldığını ve hala sadece 27 yaşında olduğunu bunun yanısıra da 4.5 M € gibi makul bir rakama transfer edildiğini görünce yönetim ve teknik kadronun ne kadar iyi bir seçim yaptığını anlamış oluruz. Ayrıca son dönemde Galatasaray'a gelen PREMİER LİG patentli Kewell, Baros ve Neill'in futbol bilgisi, sahaya koydukları ve taraftarla olan sıcak temasları göz önüne alındığında burada yüzde 90 başarılı olacağını görmemek körlük olur. Kafalardaki tek soru işareti Cana'nın niye 1 sene içinde Premier ligden koptuğu, o seviyede bir oyuncu olup olmadığı olabilir. Burda da ortaya Türk pasaportlu babasının verdiği demeç ve Cana'nın alacağı yıllık para cevap buluyor. Kişilik özellikleri ön planda olan gururlu bir Arnavut gibi hareket edecek Lorik'in Sunderland'den alacağı 800 bin € yerine GS'dan alacağı 2 M € için canını dişine takmaktan öteye gideceğini düşünürsek transferin tam 12 den vurduğunu son olarak söyleyebilirim.
Artık gerisi gelecek 4 yabancı transfer ve bu transferlerin takıma uyumu için bol bol yazı yazma vakti var önümüzde. İlerleyen günlerde daha sık görüşmek üzere.

Hiç yorum yok: